Bebeklerde Sarılık Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

Yenidoğan sarılığı bebeklerin üçte ikisinde görülen, kendiliğinden geçen ancak yine de ciddi durumlara yol açma ihtimali olan bir hastalıktır.

Belirtiler

Yenidoğan sarılığı yüzde başlıyor, sonrasında göz akı da sararıyor. Kandaki bilirubin seviyesi arttıkça sırayla göğse, karına, kol ve bacaklara doğru yayılıyor.Ciltteki sarı renk en iyi gün ışığında ya da floresan lamba altında görülüyor.Parmakla hafifçe burun veya karın cildine bastırılıp kaldırıldığında sarı renk daha bariz bir şekilde tespit edilebiliyor.

Bebeğin cildindeki sarılık giderek koyulaşıp belirginleşiyor.Sarılığı olan bebek uykuya daha çok meyilli oluyor ve emmesi azalıyor.Bebeğinin karın, kol ve bacaklarında sarılık olması, beraberinde çok uyuması ve emmesinin zayıfladığının fark edilmesi halinde anne-babaların bebek kaç günlük olursa olsun hemen doktora başvurması gerekiyor. Çünkü bu belirtiler, bilirubin düzeyinin yükselmiş olduğuna işaret edebiliyor.

Yenidoğan sarılığı nasıl tedavi edilir?

Yenidoğan sarılığı genellikle herhangi bir müdahale gerektirmeden bir, iki hafta içinde yavaş yavaş kaybolur. Özellikle de uzun süre uyumasına izin verilmeyen, uykudan uyandırılarak anne sütü ile beslenen bebeklerin sarılığı daha kısa sürede geçer. Sarılığı hafiflemeyen, aksine ilerleyen vakaların ise tıbbi tedaviye ihtiyacı olur. Bu bakımdan öncelikle sarılık olan çocukların yakından takip edilmesi ve gerekirse acilen tedaviye alınması önerilir. Sarılık tedavisinde; ışık terapisi, intravenöz immunoglobulinler ve kan değişimi uygulanabilir.

Yenidoğan sarılığında ışık terapisi (fototerapi)

Yenidoğan bebeklerde doğum dönemi, yani erken mi, zamanında mı doğduğuna, kilosuna ve premetüre olup olmamasına göre belli çizelgeler oluşturulur. Sarılık olan bebeklerde bu çizelgelere göre bilirubin belli bir seviyeyi bulduğunda tedaviye başlanmaktadır. Sarılığın ışıkla tedavisinde bebek, özel bir ışık kaynağı altına yerleştirilir. Burada mavi -yeşil spektrumda ışık kaynağı kullanılmakta ve bu ışık da bilirubinin idrar ve dışkı yoluyla vücuttan atılmasına yardımcı olmaktadır.

Yenidoğan sarılığının tedavisi için uygulanan fototerapi, yani ışık terapisi bebeğe herhangi bir şekilde zarar vermez, yan etkisi yoktur. Bu tedavide bebeğin gözlerinin ışıktan zarar görmemesi için gözleri kapatılır. Ancak bazı vakalarda yan etki olarak ciltte kırmızı döküntüler, bronzlaşma ya da sık ve sulu dışkılama olabilir. Bu süreçte sık sık bebeğin kanı alınarak bilirubin düzeyinin “güvenli” olarak belirtilen sınıra düşüp düşmediği kontrol edilir. Işık terapisi bittikten 1 – 2 gün sonra bilirubin seviyesi genellikle yeniden yükselir ve sonrasında normale döner. Tüm süreçte doktor kontrolü şarttır.

Yenidoğan sarılığında intravenöz immunoglobulinler

Yenidoğan sarılığının anne ve bebek arasındaki kan grubu farklılıklarına bağlı olarak oluştuysa anneden geçen antikorlar kırmızı kan hücrelerinin yıkılmasına neden olabiliyor. Bu durumda intravenöz immuno globulin uygulaması ile antikor seviyesi azaltılabilir ve normale düşürülebilir. Böyle olursa da kan değişimi riski azalabilir.

Kan değişimi

Anne ve bebek arasında kan uyuşmazlığı olduğu durumlarda annenin bebeğin kan grubuna karşı geliştirdiği antikorlar plasenta yoluyla bebeğe geçer. Bu durumda da bebeğin bilirubin seviyesi yükselir ve sarılık olur. Eğer bu uyuşmazlık Rh uyuşmazlığıysa, yani anne Rh-, bebek Rh+ ise sarılık bebek için oldukça tehlikeli boyutlara ulaşabilir, çok riskli olabilir. Ancak bir diğer kan grubu uyuşmazlığı, yani annenin kan grubu 0, bebeğinki A, B veya AB olması durumu söz konusu ise sarılık Rh uyuşmazlığına göre daha hafif seyreder. Bu bağlamda doğum yapacak olan kadınların kan gruplarına bakılarak Rh (-) ve 0 grubu annelerin belirlenmesi ve bebeklerin kan uyuşmazlığı yönünden takip edilmesi son derece önemli bir konudur.

Yenidoğanlarda sarılık yukarıda anlatıldığı üzere çok ciddi bir konu olduğundan, bebeklerin doğumundan itibaren sarılık açısından sık sık kontrol edilmesi, hekim kontrolünden geçmesi gerekiyor. Bu bağlamda sarılığın doğumdan sonraki ilk 24 saatte görülüp görülmemesi tanı açısından çok önemlidir. Hem doktor bebeği kontrol etmeli hem de anneler, babalar bebeği soyup gün ışığında bir pencere kenarında çıplak gözle kontrol etmeliler. Aynı zamanda bebeğin ateşinin yükselmesi, susuzluk belirtileri, halsizlik ve sarılık belirtileri görülürse acilen doktora götürülmelidir.

Sarılık belirtileri görüldüğü için ölçülen bilirubin seviyesi riskli düzeydeki bebekler; özellikle de kan uyuşmazlığı olan sarılıklarda ışın, özel ilaç tedavisi ve ciddi sarılık vakalarında, diğer tedavilere yanıt alınamazsa bebeğin kanının değiştirilmesi de gerekebileceği için en erken tanı ve en erken dönemde tedavi önemlidir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir