Çocuk, Kardeşe Nasıl Hazırlanmalı?

Anne-babayı paylaşmak özellikle 0-3 yaş grubu küçük çocukların asla kabul etmeyecekleri bir durum. Bu nedenle de kardeş fikri pek çok çocuk için mutsuzluk ve kıskançlık kaynağı olabiliyor. Bir çocuğu gelecek olan kardeşine hazırlamak ve olası çatışmaları önlemek ise anne-babaların elinde…

Bir eve ikinci bir bebeğin gelmesi, ailenin büyümesi bir anne-baba için en büyük mutluluklardan biri. Ancak ilk çocukları için bu durum çok anlamsız, hatta adeta bir kabus anlamına gelebilir. Çünkü onun için “kardeş” demek, annesini, babasını, oyuncaklarını, odasını, yani her şeyini paylaşması demektir. Hatta unutulacağını, artık eskisi kadar sevilmeyeceğini bile düşünerek ciddi bir travma yaşayabilir özellikle de 0-3 yaş grubu çocuklar. Oysa bu düşünceleri önlemek, çocuğun anne-babayı kaybetme korkusuyla geliştirdiği bu kıskançlığın üstesinden gelmek çok da zor değil. Uzmanların yorumları şöyle;

“Çocuğu kardeş fikrine hamileyken alıştırmak lazım”
Aylin Sezer (Psikolog / Anadolu Sağlık Merkezi)

0-3 yaş grubu çocuklar soyut düşünemedikleri için aileye bir kardeşin gelmesi onlar için çok anlamlı olmayabiliyor. Bu nedenle hamilelik süresince anne karnı elletilmeli, çocuk kardeş fikrine hamileyken alıştırılmalı. Kardeşin ne kadar büyüklükte olacağından, ihtiyaçlarından bahsedilmeli. “Mama yiyecek, altı değişecek, sen de yardım edeceksin, mendil vereceksin” ya da “Bebek odasının rengine sen karar ver” gibi cümlelerle sorumluluk ve kontrol duygusu verilmeli. Yeni kardeşin gelmesinin çok güzel olduğu mesajı verilmeli. “Beraber oynacaksınız, yalnız kalmayacaksın” ifadeleri yararlı.
* Bebek doğduğunda çocuğu hastaneye getirmek de çok anlamlı. Ancak ilk çocuğa olan ilgi sürmeli. Çocuk ikinci plana atıldığı hissine kapılmamalı.
* İki kardeşin arasındaki fark üç yaştan az olunca, annenin sevgisini paylaştıkları için çatışma daha fazla olabiliyor. 5-7 yaş gibi bir yaş farkı olduğunda ise anne daha rahat ediyor çünkü ilk çocuk büyümüş oluyor. Ancak bu sefer de kardeşler arasında kuşak farkı oluyor. Büyük, küçüğü ezebiliyor. Bu nedenle 3-5 yıl gibi bir yaş farkı ideal.

“Bir kardeşin geleceğini çocuğunuza masallarla anlatın”
Ferahim Yeşilyurt (Psikolog / International Hospital)

* Bir kardeşin gelmesi her çocuk için bir sıkıntı kaynağıdır. Bir şekilde kıskançlık olacaktır. Ancak çocuğu bir kardeşe hazırlayabilirsiniz. 0-3 yaş grubu çocuklara somut halde kardeşin geleceği anlatılabilir. Mesela masallarla. Masalların sonunu kendisine bağlayabilirsiniz. “Kardeşin geldiğinde sen de onun kahramanı olacaksın” gibi kardeşin yararlarından söz edilebilir.
* Çocuk özellikle “Ben ne olacağım?” kaygısını taşır. “Kardeşin geldiğinde biz seni yine aynı şekilde seveceğiz” gibi ifadelerle kaygı ortadan kaldırılmalı. Bebek doğduktan sonra kıskançlık olmaması için mesela sadece yeni bebeğe değil, ilk çocuğa da hediyeler alınabilir.
* Anne vaktinin büyük bir kısmını bebeğe ayırması gerekebilir. Anneye burada baba ya da diğer akrabalar yardımcı olarak ilk çocukla vakit geçirmeliler. Her iki çocuğa da yeteri kadar sevgi ve ilgi verilmeli.
* Kardeşi olan çocuk ilk başta paylaşmayı öğreniyor. Sadece bir oyuncağı değil, anne-babayı, yani sevgiyi de paylaşmayı öğreniyor. Paylaşmayı öğrenmesi ileriki yaşamında fayda sağlıyor. Bu olgu tek çocuklarda güçlü olmayabiliyor.

“Çocuğun oyuncaklarını onun izni olmadan bebeğe vermeyin”
Güzide Soyak (Pedagog / VKV Amerikan Hastanesi)

* Kardeş kıskançlığı her çocukta ve aynı oranlarda görülmeyebilir. Yeni bir kardeş geldiğinde çocukta anneden uzaklaşma gelişebilir. Çocuk içe kapanabilir, uyku ve yemek yeme ile ilgili sorunlar ya da sinirlilik olabilir. Alt ıslatma, parmak emme, bebeksi konuşma, ağlama olabilir. Kendisinden istenileni yapmakta isteksiz olabilir. Anneyi kontrol etme ve sevgisini sorgulama eğilimi gelişebilir.
* Anne-babalar diğer kardeşin olmadığı baş başa geçirilen saatler planlamalı. Kardeş bile olsalar her çocuğun kişiliği farklıdır. Farklılıklarına saygı gösterilmeli.
* Yeni bir kardeş gelme aşamasında eşyalarını ve oyuncaklarını onun izni olmadan bebeğe vermeyin.
3 yaşındaki bir büyük kardeş bebeğin canlı olduğunu ve ona zarar verebileceğini bilemez, ilgisini gösterdiğimiz tepkiye öfke duyar. Zaman içerisinde bizim davranışlarımızla paralel olumlu ya da olumsuz tutumlar geliştirir. Anne ve babanın çocuklar ile ilgili iş paylaşımı yapmış olması gerekir. Anne, bebeği emzirirken baba da büyük çocuğun giysisini değiştirebilir.

“Her çocuk kıskanır; kimisi bunu fazla yansıtır kimisi az”
Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Zahmacıoğlu (Çocuk ve Ergen Psikiyatrı / Yeditepe Üniversitesi Hastanesi)

* Anne-babanın hamilelik dönemindeki olağan telaşları çocuk için yeterince önemli done içeriyor. Eğer sorarsa kardeşi olacağı söylenebilir, ama biliniz ki vereceğiniz yanıt ne denli sade olursa olsun, kafasındaki soru işaretlerini bitiremezsiniz, zaten bu da gerekmiyor. O her halükarda etrafında olup biten olayları, nesneleri, zamanı, mekanı kendi dünyasında yoğuracaktır ve yeni bebeği, ben merkezci doğası gereği, kendi varlığına tehdit olarak algılayacaktır.
* Kıskanmaması mümkün değildir, üstelik gerekmemektedir de. Kimi çocuk bu duygularını dışarıya fazla yansıtır kimisi ise az. Kurdukları oyunlarla bu “sevimsiz” duyguyla baş etmeye çalışırlar. Örneğin oyuncak bebeği yere atarak veya ona vurarak içlerindeki “doğal” öfkeyi boşaltırlar. Her normal çocuk eve yeni gelen ve “bebek” olduğu için kendisinden daha çekici olan kardeşini kıskanabilir.
* Popüler söylentilerin aksine tek çocuk olmak ruh sağlığı açısından önemli bir parametre değil. Önemli olan biyo-psiko-sosyal bir bütünlük içerisinde, yani biyolojik yapımızla ruhsal ve çevresel faktörlerin uyum içerisinde bir araya gelebilmesi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir