Evli çiftlerin belli bir zaman sonra çocuk sahibi olma isteği bazen gerçeğe dönüşememekte ve hayal kırıklığına neden olmaktadır. Femical ‘Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’nden Doç. Dr. Cem Demirel “Tüp Bebek Uygulamalarında En Çok Merak Edilenleri” açıkladı:
Tüp bebek uygulamalarında gebe kalma şansını belirleyen faktörler
Tüp bebek uygulamalarında gebe kalma şansını belirleyen birçok nokta bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi tedavi görmekte olan kadının yaşıdır. Gebe kalma şansı 35 yaşından genç kadınlarda en yüksek, 35-38 yaş arasında kabul edilebilir, 38-40 yaş arasında azalan, 40-42 yaş arasında yine de ümidimizi muhafaza ettiğimiz, 42-44 yaş arasında ise gittikçe düşmüş durumdadır. Transfer edilen embriyo sayısı da gebelik şansını belirleyen bir faktördür. Tüm yaş gruplarına bakıldığında tek embriyo transferi ile gebelik beklentisi % 28 dolaylarında iken, çift embriyo transferi ile bu oran % 45’e çıkmaktadır. Tek embriyo transferi yapılan vakalarda geriye dondurulabilecek birçok embriyo kalmaktadır ve bunların kullanımı ile de ciddi oranda ilave gebeliklere ulaşılmaktadır. Ciddi derecede erkek faktörüne bağlı infertilitede, spermin ciddi şekil bozukluğu gösterdiği çiftlerde ve sperm üretiminin testiküler yetmezlik nedeniyle bozulduğu azoospermik vakalarda yine gebelik şansı tüp bebek tedavisinde düşmektedir.
Tüp bebeği en fazla kaç defa deneyebiliriz?
Deneme sayısı konusunda bir sınır bulunmamaktadır; fakat iyi merkezlerde yapılan tedavilere rağmen gebeliğe ulaşılamamışsa, deneme sayısı arttıkça gebelik beklentisinde bir azalma olacaktır. Bazen nedeni belirsiz tutunamama problemi yaşayan çiftler yüksek deneme sayılarından sonra gebeliğe ulaşabilmektedirler. Bu nedenle 8. ya da 10. denemeden sonra gebelik öykülerine tanık olmaktayız.
Transfer sonrası nelere dikkat etmem gerekiyor?
Halk arasında düşünülenin aksine, transfer sonrası hareket etmek, ağır kaldırmak, seyahat etmek, öksürmek, ıkınmak, yükseğe uzanmak, transferden hemen sonra ayağa kalkmak gibi aktivitelerin gebeliğin tutunma ve devamı üzerine herhangi hiçbir olumsuz etkisi yoktur. Bu dönemde dikkat edilmesi gereken doktorların önerdiği ilaçları düzenli kullanılması ve eğer yumurtalıklar aşırı derecede uyarılmış ve büyümüşlerse de fazla ağrı ve rahatsızlık duyulmaması için dinlenilmesidir.
Yumurtlamayı uyaran ilaçlar arasında bir fark var mı?
Bu ilaçlardan bazıları insan idrarından elde edilmekte, bir kısmı ise tamamen yapay olarak üretilmektedir. Fakat hiçbir ilacın diğerine belirgin bir üstünlüğünün olduğunu söylemek mümkün değildir. Bu nedenle ilaç seçimi kullanım kolaylığı, maliyet ve hekim tercihi gibi nedenlere dayanmaktadır.
Tüp bebekte düşük oranı nedir?
Tüp bebek tedavisi ile elde edilen gebeliklerde düşük riski, normal yolla kalınan gebeliklerden çok az daha yüksektir. Bunun nedeni tedaviden değil, gebe kalamamaya neden olan problemin kendisinden kaynaklanmaktadır.
Dondurulmuş embriyolar ile gebelik şansı daha mı düşüktür?
Bazı tüp bebek uygulamalarında transfer edilen embriyoların dışında elimizde geride çok iyi kaliteli embriyolar kalabilmektedir. Bu embriyoların dondurulup saklanması, aileye ileride tekrar bir gebelik şansı verebilmektedir. O nedenle embriyo dondurma hastalar için çok faydalı bir uygulamadır. Dondurulan embriyolar çözündükten sonra % 70-80 canlı kalmakta ve % 50-70 oranında gebelikle sonuçlanmaktadır. Dondurulmuş embriyolar ile elde edilen bebeklerin sağlığı, doğal yolla elde edilen gebeliklerden farklı değildir.
Tüp bebek tedavisi öncesi beslenme nasıl olmalıdır?
Bu konuya ilişkin yeterli bilimsel çalışma verileri olmamakla birlikte, bazı çalışmalar özellikle gebelik planlamasına geçildiği dönemde (prekonsepsiyonel dönem) akdeniz tipi diyet (yüksek oranda bitkisel yağlar, sebzeler, balık ve baklagiller ve düşük oranda snackler) ile beslenen hastalarda tüp bebek başarı oranlarının artığını göstermektedir. Akdeniz diyetindeki bitkisel kaynaklı az doymuş yağlar, yüksek folik asit ve B6 vitamini bu beslenme şeklinin üstünlüğünde belirtilen temel içeriklerdir.