Hamilelikte beslenme çocuğumuzun geleceğini şekillendirir. Peki ya öncesi? Gebelik öncesinde bazı konulara özen göstererek çocuğumuzun daha sağlıklı bir hayat sürmesini sağlayabiliriz.
Gelecek nesillerimiz çocuklarımız, toplumumuzun can damarlarıdır. Çocuklarımızın doğduğu andan itibaren anne sütü almasına, ardından da yeterli ve dengeli beslenmesine çok dikkat ederiz. İsteriz ki sağlıklı besinler ile çocuklarımız fiziksel ve zihinsel gelişimlerini tamamlasın.
Son yıllarda kadınlar, hamilelikte beslenmenin önemi konusunda çok daha dikkatli ve özenli. Hamilelikteki beslenme şekli çocuğun doğduktan sonraki beslenme alışkanlığını oluşturuyor. Hatta hamilelik döneminde 14 kilodan fazla kilo alan ve sigara içen kadınların çocukları erişkinlikte obez olma riski taşıyor.
Evli çiftler çocuk sahibi olmaya önce fikren karar verirler. Ardından ise fizyolojik hazırlık safhası başlar. Kadın ve erkek hekim muayenesine gider kan tahlilleri istenir. Her şey yolunda ise bu kez sıra çiftlerin sağlıklı beslenmesine gelir.
Süt içince Türk toplumunun genelinin karnı ağrır. Bunun genetik olarak açıklaması, annenin 7 cet ötesinde anne tarafının süt içmemiş olmasıdır. Şimdiki yeni nesil bizlere göre çok daha iyi süt içiyor. Bu da ilerleyen nesillerimizin sütü rahatlıkla tüketebileceğini gösteriyor. Konu sadece süt değil, bu sadece örneklerden bir tanesi. Bilinçli, zeki, güçlü fiziksel yapıya sahip evlatlar ve nesiller için gebelik öncesi, gebelik ve lohusalıkta çocuklarımızı yüksek farkındalıkla beslemeliyiz.
Hamilelik öncesi dönemde beslenme ve egzersiz
İlk bebek beslenmesi aşaması olan gebelik öncesi dönemde dikkat edilmesi gereken konular şöyle sıralanabilir:
Doğru beslenin
Her gün 2-3 adet taze meyve, 1 tabak zeytinyağlı sebze yemeği, 2 küçük kase salata, lif açısından zengin olan tam tahıllı ekmek, 1 haşlanmış yumurta, 1-2 dilim yağsız peynir, 1 porsiyon yağsız et, tavuk, balık ızgara veya kuru baklagiller, 1 bardak süt, 1 bardak yağsız yoğurt ve 1 bardak sade kefir tüketilmelidir.
Doğru kiloda kalın
Gebeliğe hazırlanırken kilonuzu kontrol altında tutmalısınız. Eğer kilo probleminiz var ise size tavsiyem gebe kalmadan önce beden kitle indeksinizi 20-22 aralığına getirin. Kilo problemleri hamile kalmanızı zorlaştırabilir, daha da önemlisi düşük, erken doğum, düşük doğum kilosu ve daha birçok komplikasyonun riskini arttırabilir.
Elzem besin ögelerini unutmayın
Gebeliğe hazırlıkta demir ve folik asit miktarları çok önemlidir. Hekiminiz demir depolarınızı ve folik asit miktarınızı kontrol ettiğinde mutlaka tedavisini de gerçekleştirecektir. Eksiklik yaşamanız durumunda sizin yapmanız gereken; kırmızı et, baklagiller, kuru meyve, soya, ıspanak, buğday gibi demir zengini besinlere günlük beslenme planınızda yer vermektir. C vitamini demir emilimini arttıracağı için, demir zengini besinlerin yanında mutlaka bol bol renkli salata tüketmelisiniz. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, kuru yemişler, karaciğer, baklagiller ise doğal folik asit depolarıdır.
Bunlardan kaçının
Gebelik öncesi dönemde tuz ve şeker tüketimini sınırlandırmak, sağlıksız beslenmeden ve aşırı kafein tüketiminden uzak durmak gerekmektedir. Hem kadın, hem de erkeğin gebelik öncesi sigara ve alkolü bırakması daha sağlıklı bir gebelik geçirmelerine pozitif katkı sağlayacaktır.
Su, egzersiz ve açık hava önemli
Günlük 2.5-3 litre su içme alışkanlığınızı yaşam biçimi haline getirerek, çocuğunuza da bu alışkanlığı kazandırmaya özen gösterin.
Ailecek egzersiz yapın ki, gelecek nesillerimiz spor yapan ebeveynlerini görerek büyüsün.
D vitamini her derde deva vitamindir. Güneşten mutlaka faydalanın!